5651 SAYILI KANUN KAPSAMINDA İNTERNET ÜZERİNDE İŞLENEN SUÇLARA UYGULANAN KORUMA TEDBİRLERİ VE İDARİ TEDBİRLER HAKKINDA

5651 SAYILI KANUN KAPSAMINDA İNTERNET ÜZERİNDE İŞLENEN SUÇLARA UYGULANAN KORUMA TEDBİRLERİ VE İDARİ TEDBİRLER HAKKINDA

5651 SAYILI KANUN KAPSAMINDA İNTERNET ÜZERİNDE İŞLENEN SUÇLARA UYGULANAN KORUMA TEDBİRLERİ VE İDARİ TEDBİRLER HAKKINDA

-HUKUK BÜLTENİ-

                                               BÜLTEN TARİHİ: 11/12/2020

GİRİŞ

5651 Sayılı Kanun’da düzenlenen madde 8 ve 8/A içeriği itibariyle koruma tedbiri (yargı organları) ve idari tedbir (kamu otoriteleri) niteliğinde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararlarını ihtiva eder. Koruma ve idari tedbir kararları uygulanırken internet özgürlüğüne, temelde ifade özgürlüğüne, müdahale imkânı bulmaktadırlar. Bültenimizde, Türk internet hukuku rejimi içerisinde, içeriğin çıkarılması ve erişimin engellenmesi kararlarına neden olan suçları ve idari tedbir hükümlerini inceleyeceğiz. Ayrıca, Anayasa Mahkemesine “AYM”, bireysel başvuru yöntemiyle ve İnsan Hakları Avrupa Mahkemesine “İHAM” açılmış olan önemli “Youtube”, “Wikipedia”, “Ahmet Yıldırım vs. TR- Google Sites” davalarını inceleyeceğiz.

1. 5651 SAYILI KANUN’UN 8. MADDESİ KAPSAMINDA İÇERİĞİN ÇIKARILMASI VE ERİŞİMİN ENGELLENMESİ KARARLARI İLE YERİNE GETİRİLMESİ

5651 sayılı kanunun 8. Maddesi kapsamında erişimin engellenmesi kararı suçların “internet ortamında” yapılması ön şartına bağlanmıştır. Bunun yanında maddenin birinci fıkrasında içeriği sayılan “suçları[1][2] oluşturduğu hususunda yeterli şüphe bulunan yayınlarla ilgili olarak içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine karar verilir:[3]” denilmektedir. “5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar” ile ilgili alınan koruma tedbiri niteliğindeki erişimin engellenmesi kararlarından birisi “Youtube[4]” içindir. Suç tipleri arasındaki en yeni düzenleme 8. Maddenin 1 fıkrasının (c) bendine 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlemesi Hakkında yer alan suçların eklenmesi olmuştur. Gerçekten bahis ve şans oyunlarının internet ile beraber çok farklı bir boyut kazanmıştır. Bahis ve şans oyunlarının internet portalları üzerinden düzenlendiği göz önünde bulundurulduğunda bahsi geçen suçların 5651 sayılı Kanun’a adapte edilmesi yerindedir. Diğer taraftan suç tiplerinin sayılı olması, internet özgürlüğü açısından yerinde bir düzenlemedir. Nitekim koruma tedbiri olarak içeriğin çıkarılması ve erişimin engellenmesi kararının hâkim veya ilgili başkanlığın takdir yetkisine bırakılması ifade özgürlüğüne büyük bir darbe vuracaktır[5]. Lakin bir başka taraftan bakıldığında ise sayılan suçların yetersiz olduğu koruma tedbiri olarak verilen erişimin engellenmesi(ve/veya içeriğin çıkarılması) kapsamı anlamsız derecede sınırlı bırakılırken idari tedbir mahiyetindeki erişimin engellenmesinin geniş yorumlanması doktrinde eleştirilmiştir[6].

1.1. Koruma Tedbiri ve İdari Tedbir Olarak İçeriğin Çıkarılması ve Erişimin Engellenmesi

İçeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı, 5651 sayılı Kanun’un 8. Maddesi ikinci fıkrasında belirtildiği üzere, soruşturma evresinde Hâkim kovuşturma evresinde Mahkeme tarafından verilir. Soruşturma evresinde, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, Cumhuriyet Savcısı tarafından bu kararlar verilebilecektir. Lakin Cumhuriyet Savcısı tarafından verilen kararlar yirmi dört(24) saat içinde hâkimin onayına sunmalıdır. Hâkim en geç yirmi dört(24) saat içinde kararı onaylamalıdır. Verilen süre içerisinde karar onaylanmaz ise koruma tedbiri, Cumhuriyet Savcısı tarafından derhal kaldırılır. Erişimin engellenmesi kararı belirli bir süreyle sınırlı olarak da verilebilir. Bunun yegâne şartı “ amacı gerçekleştirecek nitelikte” olmasıdır. Ayrıca koruma tedbiri nitelikli bu kararlara karşı 5271 sayılı CMK hükümlerine göre itiraz edilebilecektir.

Burada değinilmesi gereken diğer husus kanun metnine içeriğin çıkarılması ifadesi getirilmesidir. İnternette yayınlanan ve hukuka aykırılık teşkil eden görüntü, ses, haber, video, fotoğraf, yorum vb. içeriklerin kaldırılması veya silinmesidir. Ancak yer veya içerik sağlayıcı tarafından içerik kaldırılabilir. İnternette yayınlanan içeriklere erişimin engellenmesi mümkündür fakat hesap oluşturularak kullanılan sosyal medya adreslerinde “https” protokolünü kullanılmasından dolayı bu sitelere ait URL adreslerine erişimin engellenmesi teknik olarak mümkün değildir. Bu nedenle “https” ile başlayan linklere erişimin engellenmesi kararı verilse dahi bu karar uygulanamamakta, içerik bizzat içerik ya da yer sağlayıcı tarafından kaldırılmadıkça internette yer almaya devam etmektedir. Buradaki espri içeriğin çıkarılmasının mümkün olduğu hallerde, erişimin engellenmesi kararı yerine içeriğin çıkarılması kararının verilmesi imkânı sağlanmış ve bu yolla internet sitesinde ve/veya yayınında yer alan içeriğin suç teşkil etmeyen kısımlarının korunması amaçlanmıştır.

5651 sayılı Kanun uygulanırken ağırlıklı olarak idari tedbirler verilmektedir. Gerçekten idari tedbir kararlarını kapatılana kadar TİB, mevcut durumda ise BTK başkanı vermektedir[7]. BTK Başkanı’nın resen içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellemesi kararı verdiği suçlar şu şekildedir: “çocukların cinsel istismarı, müstehcenlik[8], fuhuş, kumar oynanması için yer ve imkân sağlama ve 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanunda yer alan suçlar”. İdari tedbirin bu boyutu ciddi eleştirilere yol açmıştır[9]. Zira içerik ve yer sağlayıcısı yurt dışında bulunuyor ise Başkan’a resen tanınan içeriğin çıkarılması ve erişimin engellenmesi yetkisi üstte saymış olduğumuz suçların bulunması halinde sınırsız hale getirilmiştir. Bu durumda ne yazık ki idari tedbir niteliğindeki içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararlarının muazzam boyutlara ulaşması kaçınılmaz olacaktır. Nitekim Anayasa Mahkemesi 07.02.2018 tarihli kararıyla “yasal düzenlemeler… Kamu otoritelerinin keyfî uygulamalarına imkân tanımaması gerekir[10]” diyerek hukuk devletinde olması gerekeni vurgulamıştır.

İçeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı derhal, en geç kararın bildirilmesi tarihinden itibaren dört saat içinde yapılır(md.8/5). Bu düzenleme daha önce yirmi dört saat şeklindeydi.

Bu başlık altında AYM tarafından iptal edilen 10.09. 2014 tarihinde -6552 sayılı Kanun’un 127. maddesi ile 5651 sayılı Kanun’un 8. Maddesine 16. Bent olarak eklenen idari tedbir niteliğindeki erişimin engellenmesi hükmünü değerlendirmeyeceğiz. Bunun yerine 27.03.2015 tarihinde 6639 sayılı Kanun’un 29 maddesi ile 5651 sayılı Kanun’a 8/A maddesi olarak eklenen “ Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi” hükmü ile beraber değerlendireceğiz.

2. 5651 SAYILI KANUN’UN 8/A. MADDESİ KAPSAMINDA GECİKMESİNDE SAKINCA BULUNAN HALLERDE İÇERİĞİN ÇIKARILMASI VE/VEYA ERİŞİMİN ENGELLENMESİ

5651 sayılı Kanun’un 8. Maddesine “Milli Güvenlik ve Kamu Düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi” ile alakalı 16. § eklenen idari tedbir niteliğindeki erişim engelleme yetkisi TİB’e verilmiştir. Bu hüküm Anayasa Mahkemesi Kararı[11] ile kaldırılmasının akabinde 5651 sayılı Kanun’a 8/A maddesi olarak eklenmiştir. Hatta AYM’nin kaldırdığı hüküm genişletilmiş idari tedbir niteliğindeki engelleme kararını talep eden kamu otoriteleri eklenmiştir. Durum ve koşullar gerektiriyorsa internet sitesinin tümüne yönelik olarak erişimin engellemesi kararı verilebileceği hükümleri eklenmiştir. Hâlbuki AYM tarafından iptal edilen hüküm[12] özü itibariyle internet özgürlüğüne çok ciddi bir kısıtlama getirmekteydi[13]. Yeni eklenen madde hükmüyle beraber hem internet özgürlüğüne getirilen kısıtlama mevcudiyetini korumuş oldu hem de daha vahim hükümler[14] ilave edildi.

5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi §1 kapsamında içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesini kararını BTK Başkanından talep etme yetkisi ilk olarak hâkimlere veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhurbaşkanlığına ve hatta milli güvenlik, kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması ile “ilgili bakanlıklara” verilmiştir. Bu karar Başkan tarafından derhâl erişim sağlayıcılara ve ilgili içerik ve yer sağlayıcılara bildirilir. Bu kararın uygulanması kararının gereği, derhâl ve en geç kararın bildirilmesi anından itibaren dört saat içinde yerine getirilir. Cumhurbaşkanlığı ibaresi daha önce başbakanlık iken 02.07.2018 tarihinde madde metnine eklenmiştir[15].

Yine 5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi § 3 ve §4 kapsamında şu hükümler getirilmiştir. Erişim engeli talebi BTK Başkanı tarafından yerine getirilirken, Başkanın idari tedbir uygulamasını 24 saat içinde sulh ceza hâkimliklerinin onayına sunması ve hâkimliklerin de 48 saat içinde bu talepleri değerlendirip, karara bağlaması gerekmektedir. Aksi takdirde karar kendiliğinden kalkar. Madde 8 § 3 kapsamında verilen erişimin engellenmesi kararları, ihlalin gerçekleştiği yayın, kısım, bölüm ile ilgili olarak (URL, vb. şeklinde) içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle verilir. Ancak, teknik olarak ihlale ilişkin içeriğe erişimin engellenmesi yapılamadığı veya ilgili içeriğe erişimin engellenmesi yoluyla ihlalin önlenemediği durumlarda, internet sitesinin tümüne yönelik olarak erişimin engellenmesi kararı verilebilir. Bu hükmün en eleştirilen taraflarından birisi kuşkusuz madde 8 §3 ile internet sitelerinin tamamına[16] yönelik verilebilecek idari tedbir niteliğindeki Erişimin engellemesi hükmü olmuştur[17].

Madde metninin geniş bir takdir yetkisi verdiği görülmesine karşın AYM’nin 5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesine ilkesel bir yaklaşımı bulunmaktadır[18]. 8/A maddesinde öngörülen tedbire karar verilebilmesi için uyulması gereken ilkeleri detaylı bir şekilde sayılmıştır. Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde erişimin engellenmesi tedbirinin uygulanabilmesinin istisnai nitelikte olduğu belirtilerek bunun “ilk bakışta[19] (prima facie)” ihlal halleriyle sınırlı olarak uygulanacağı belirtilmiştir.

SONUÇ

5651 Sayılı Kanun kapsamında düzenlenen 8 ve 8/A maddesinin halen gelişmekte olan internet temelli teknolojiler ve internet özgürlüğü açısından yetersiz olduğu aşikârdır. Nitekim sürekli yapılan kanun değişiklikleriyle ve en son Temmuz 2020 tarihinde getirilen madde değişiklikleriyle amaçlanan suçlarla mücadele olsa dahi suçların mücadelesini kamu otoritesine bırakan düzenlemeler, madde metinleri ve uygulamalar keyfiliğe yol açmaktadır. Erişimin engellenmesinin bir sitenin tamamı için uygulandığı durumlarda AYM ve Türkiye aleyhine İHAM nezdinde açılan davalar internet özgürlüğünün devasa boyutlarını gözler önüne sermektedir. Zira sadece sayılı suçların önlenmesi adına bile bir internet sitesinin tamamını engellemek o siteyi aktif kullanan internet kullanıcılarının her birinin ifade özgürlüğüne müdahale haline gelmektedir. Diğer taraftan, tüm dünyada “Youtuber”, “Blogger” ünlülerinin daha revaçta olduğunu, hatta eski moda (old-fashion) ünlülerin dahi internet tabanlı sosyal medya mecralarında kendilerine yer etme yarışına girdiğini düşündüğümüzde artık internetin salt kullanımdan ziyade ticari, ekonomik amaçlarla kullanıldığını görmekteyiz. Bu sebepten teknolojik gelişmelere, internet tabanlı ticari sektörlere uygun ve temek hak ve özgürlüklere saygılı bir düzenleme acilen gerekmektedir.

Saygılarımızla

Forensis Hukuk Bürosu

Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için bir hukuk bürosuyla bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz.


[1] 5651 Sayılı Kanun md. 8 f.1 “…a) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan; 1) İntihara yönlendirme (madde 84), 2) Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra), 3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190), 4) Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194), 5) Müstehcenlik (madde 226), 6) Fuhuş (madde 227), 7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228), suçları. b) 25/7/1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar. c) (Ek:25/3/2020-7226/32 md.) 29/4/1959 tarihli ve 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanunda yer alan suçlar.

[2] Ahmet Yıldırım/Türkiye, B.no: 3111/10), 18.12.2012. İHAM’ın henüz kesinleşmemiş bu kararında oybirliği ile İHAS md. 10 ihlal edildiği sonucuna varılmıştır. “§§ 6-11Söz konusu dava, “Google Sites” yer sağlayıcısı kapsamında açılan ve Atatürk’ün anısına hakaret nedeniyle sahibinin ceza davasına konu olduğu bir internet sitesine erişimin engellenmesine dair verilen bir mahkeme kararıyla ilgilidir. Siteye erişimin engellenmesine ilişkin alınan bu tedbir, aynı zamanda “Google Sites” kapsamında açılan diğer tüm sitelere erişimin engellenmesine neden olmuştur.” Kararın gerekçesinde koruma tedbirinin yersiz olduğu ve ifade özgürlüğüne müdahale edildiği şu şekilde ifade edilmiştir: “§§-Özetle, Mahkeme uyuşmazlık konusu tedbirin bir internet sitesine erişimin tedbiren engellenmesinden doğan bir kısıtlama şeklinde ortaya çıktığı görüşünde olup bu tedbirin icrası için mahkeme, TİB’in talebi üzerine, Başvuran’ın da internet sitesinin yer aldığı Google Sites’a erişimin engellemesine karar vermiştir. Bu sebeple de Başvuran kendi internet sitesine erişiminin imkansız hale geldiği bir durumda kalmıştır. Bu husus Mahkeme’nin söz konusu tedbirin bilgi ve fikir alma ve verme özgürlüğünün ayrılmaz bir parçası olan Başvuran’ın ifade özgürlüğü hakkına “kamu makamlarının müdahalesi” teşkil ettiği sonucuna varması açısından yeterlidir (bkz.kıyasen, Ayşe Öztürk / Türkiye, 24914/94, §42, 15 Ekim 2002). Böylesine bir müdahale, “yasa tarafından öngörülmüş” olmadığı, 10.2 maddesinde yer alan meşru hedefi veya hedefleri gütmediği veya bu hedef veya hedeflere ulaşmak için “demokratik bir toplumda zorunlu” olmadığı takdirde 10.maddeye aykırı olacaktır” Kararın Türkçe Çevirisi için bkz: Kaya, 3966 vd.

[3] 29/7/2020 tarihli ve 7253 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle, bu madde başlığı “Erişimin engellenmesi kararı ve yerine getirilmesi” iken metne işlendiği şekilde değiştirilmiş ve birinci fıkrada yer alan “erişimin engellenmesine” ibaresi “içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine” şeklinde değiştirilmiştir.

[4] AYM, 4/4/2014, Youtube LLC Kararı, B.no: 2014/4705, K.T: 29/5/2014.(R.G: 6/6/2014 – 29022): “Youtube Kararı” olarak anılan bireysel başvuruda AYM Anayasa’nın 26. Maddesine atfen koruma tedbirinin ifade özgürlüğünü ihlal ettiğini ve Anayasaya aykırı olduğunu tespit etmiştir. Kararın gerekçesinde “§ 39 … Söz konusu erişimin engellenmesi kararına ilişkin yukarıda belirtilen mahkeme kararlarına (§37) rağmen başvurucuların ihlal iddiasına konu olan youtube.com isimli siteye erişimin halen mümkün olmadığı görülmektedir. Sosyal medyada belli olay ve olgulara ilişkin olarak paylaşılan haber ve düşüncelerin zamanın geçmesiyle güncelliğini yitirip etki ve değerini kaybedebileceği açıktır. Somut olay bağlamında, anılan siteye erişimin engellenmesinin gerekçesi olarak gösterilen içerikler ile bireysel kullanıcı niteliğindeki başvurucular arasında bir bağlantı bulunmadığı gibi, kendilerinin kullanıcısı oldukları sitelerde erişimin engellenmesine konu bir içeriğin olduğuna dair herhangi bir iddianın da bulunmadığı görülmektedir” denilmektedir.

[5] Dülger, s. 955.

[6] Dülger, s. 956; Burcu Görkemli, Yargı Kararları Işığında Türk Hukukunda İnternet Erişimin Engellenmesi, 1. b., Ankara: Adalet, 2015, ss. 103-104.

[7] Yaman Akdeniz, Ozan Güven, Engelli Web 2019: Türkiye’den Erişime Engellenen Web Siteleri, Haber ve Sosyal Medya İçeriklerinin Analiz Raporu: “Buz Dağının Görünmeyen Yüzü”, İfade Özgürlüğü Derneği, s. 10.,  https://ifade.org.tr/reports/EngelliWeb_2019.pdf. Ayrıca Değişiklik için bkz.: https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.5651.pdf15/8/2016 tarihli ve 671 sayılı KHK’nin 21 inci maddesiyle, 8 inci maddenin üçüncü, yedinci ve sekizinci fıkralarında yer alan “Başkanlığa” ibareleri “Kuruma” şeklinde, dördüncü, altıncı ve onbirinci fıkralarında yer alan “Başkanlık” ibareleri “Başkan” şeklinde değiştirilmiş ve onbirinci fıkrasında yer alan “ise Başkanlığın talebi üzerine” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.”

[8] AYM, E. 2015/76., K. 2017/153, K.T. 15.11.2017, R.G. Tarih .7.2.2018., Sayı: 30325.

“…içeriği suç oluşturan bir yayının, suç işlemek veya işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla faaliyette bulunmayan, kitlesel haberleşme ve iletişim sağlayan internet sitelerinde paylaşılması durumunda da hâkim onayı gerekmeksizin idarece resen erişimin engellenmesi kararı verilmesine olanak tanımaktadır” denilmek suretiyle BTK Başkanına verilen yetkinin (Md.8/4 ile BTK Başkanına verilen md.8/1 (a) bendi (5).suç “müstehcenlik”) hukuk devletinin belirlilik ilkesine aykırı olmasında dolayı Anayasa’ya aykırı olduğu söylenmiştir.” Fakat BTK Başkanı’nın AYM kararını yok sayarcasına müstehcenlikle alakalı suçlarda içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı vermeye devam ettiği görülmektedir.

[9] Akdeniz, Güven, a.g.e, s. 10. Bu noktada TİB ve BTK tarafından ve yargı makamları tarafından verilen erişimin engellenmesi kararlarının istatistiğini, sayısal değerlerini karşılaştırmalı görmek adına bkz.: Akdeniz, Güven, şekil 2-7, ss. 8-12.

[10] AYM, E. 2015/76., K. 2017/153, K.T. 15.11.2017, R.G. Tarih .7.2.2018., Sayı: 30325.: Akdeniz, Güven, s. 11.

[11] AYM, E.2014/149, K.2014/151, K.T. 2/10/2014.(R.G-01.01.2015-29223).

[12] İptal öncesi 5651 sayılı Kanun 8. Md. § 16: “(Ek: 10/09/2014-6552/127 md.) Millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden bir veya bir kaçına bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, erişimin engellenmesi Başkanın talimatı üzerine Başkanlık tarafından yapılır. Erişim sağlayıcıları Başkanlıktan gelen erişimin engellenmesi taleplerini en geç dört saat içinde yerine getirir. Başkan tarafından verilen erişimin engellenmesi kararı, Başkanlık tarafından, yirmi dört saat içinde sulh ceza hâkiminin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırk sekiz saat içinde açıklar.”

[13] İçel, s. 514.

[14] Akdeniz, Güven, s. 13.

[15] Akdeniz, Güven, s. 13.

[16] AYM, 26.11. 2019, Wikimedia Foundation Kararı, B. No: 2017/22355, Başvuru tarihi: 9/5/2017, K.T: 26/12/2019, (R.G: 15/1/2020 – 31009). Başvurunu konusu Wikipedia adlı internet sitesine 5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi §3 kapsamında verilen idari tedbir niteliğindeki erişimin engellenmesi kararı verilmesinin ifade özgürlüğünü ihlal iddiası ile ilgilidir. AYM ifade özgürlüğüne müdahalenin ihlal oluşturduğu kanısına varmış ve yeniden yargılama yapılmasına hükmetmiştir. Kararın gerekçesinde § 87 “Öncelikle belirtmek gerekir ki 5651 sayılı Kanun'un 8/A maddesi kapsamında Başkan tarafından internet ortamında yer alan yayınla ilgili olarak içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesine karar verilmesi biçimindeki yol ancak gecikmesinde sakınca bulunan, dolayısıyla ivedilikle müdahale etmeyi gerektirecek hâllerde işletilmesi gereken istisnai bir yoldur (Birgün İletişim ve Yayıncılık Ticaret A.Ş., § 72). Somut olayda Wikipedia'ya erişim Kanun'un 8/A maddesine dayanılarak engellenmiş, ancak idari makamlarca da derece mahkemelerince de anılan Kanun maddesi kapsamında yapılan müdahalelerde gözetilmesi gereken hususlar (bkz. § 78-81) değerlendirilmemiştir. Erişimin engellenmesi kararına konu URL adreslerinde yer alan yayınların içeriği ile sınırlama sebebi arasındaki ilişki ortaya konulamadığı gibi gecikmesinde sakınca bulunan bir durumun varlığı da gösterilememiştir” denilmektedir.

[17] Akdeniz, Güven, s. 14.

[18] Akdeniz, Güven, s.21.

[19] AYM, Wikimedia Foundation Kararı § 75 “Şiddeti öven, kişileri terör örgütünün yöntemlerini benimsemeye, şiddet kullanmaya, nefrete, intikam almaya veya silahlı direnişe tahrik ve teşvik eden yayınlar gibi internet ortamında demokratik toplum düzenini tehlikeye atan yayınların daha ileri bir inceleme yapılmaya gerek olmaksızın ilk bakışta anlaşılabildiği hâllerde 5651 sayılı Kanun'un 8/A maddesinde öngörülmüş olan ve Başkan tarafından verilen kararı içeren istisnai usul işletilebilir (Birgün İletişim ve Yayıncılık Ticaret A. Ş., § 72). §77 “İnternet yayınının demokratik toplum düzenini tehlikeye atıp atmadığının belirlenmesi daha ileri bir incelemeyi gerektiriyorsa ve müdahalenin haklılığı ilk bakışta anlaşılamıyorsa yayınların idare tarafından engellenmesi biçimindeki istisnai usul yerine yine 5651 sayılı Kanun'un 8/A maddesinde öngörülmüş olan "mahkeme yolunun" işletilmesi gerekir” ile ilk bakışta ihlal yaklaşımını yinelemiştir. Karar için bkz.: Kaya, s. 2511 vd.