RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇU
-HUKUK BÜLTENİ-
BÜLTEN TARİHİ: 07.05.2020
1. GİRİŞ
Belgede sahtecilik suçları, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (“TCK”) içerisinde ‘Özel Hükümler’ başlıklı ikinci kitabın üçüncü kısmını oluşturan ‘Topluma Karşı Suçlar’ kısmının dördüncü bölümü olarak düzenlenen ‘Kamu Güvenine Karşı Suçlar’ başlığı altındaki 204. ve 212. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
İnceleme konumuz olan ‘Resmi Belgede Sahtecilik’ suçu, düzenlendiği başlıktan da anlaşılacağı üzere fail tarafından işlenmesi halinde bir kişinin değil bütün toplumun mağdur olacağı bir suç tipidir[1]. Nitekim bu suçu işleyen failler toplumun resmi belgelere olan güvenini sarsmaktadır.
2. RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇU NEDİR ?
Resmi belgede sahtecilik suçu TCK’nın 204. maddesi ile hüküm altına alınmıştır.
TCK m. 204: “Bir resmi belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte resmi belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmi bir belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren, gerçeğe aykırı olarak belge düzenleyen veya sahte resmi belgeyi kullanan kamu görevlisi üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Resmi belgenin, kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge niteliğinde olması halinde, verilecek ceza yarısı oranında artırılır.”
Bu halde resmi belgede sahtecilik suçu TCK m. 204 uyarınca üç farklı seçimlik hareketle işlenebilmektedir. Bu anlamda;
TCK m. 204 kapsamında “resmi belgede sahtecilik” suçunu oluşturacaktır.
Resmi belgede sahtecilik suçu ancak kasten işlenecek bir suç türüdür[2]. Yani taksirle resmi belgede sahtecilik suçu işlenmesi mümkün değildir. Örneğin elinde bulunan bir resmi belge üzerinde daha evvel kanuna aykırı şekilde değişiklik yapıldığını bilmeyen bir kişinin bu belgeyi kullanması o kişiyi resmi belgede sahtecilik suçunun faili yapmayacaktır. Bu suçun oluşumu için kastın varlığı şarttır.
Resmi belgede sahtecilik suçlarının, hem doğrudan, hem de olası kastla işlenmesi olanaklıdır[3].
3. RESMİ BELGE HÜKMÜNDE BELGELER
TCK’nın 210. maddesinde, niteliği itibariyle özel belge kapsamında olmasına rağmen kanun koyucu tarafından resmi belge hükmünde sayılan belgeler düzenlenmiştir. Nitekim TCK m. 210/1’e göre “Özel belgede sahtecilik suçunun konusunun, emre veya hamile yazılı kambiyo senedi, emtiayı temsil eden belge, hisse senedi, tahvil veya vasiyetname olması halinde, resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümler uygulanır.”
Buna göre, örneğin belgede sahtecilik suçunun konusunu bir kambiyo senedinin oluşturması halinde TCK uyarınca “resmi belgede sahtecilik suçu”na ilişkin hükümler uygulanır[4]. Nitekim TCK m. 210/1’e göre kambiyo senetleri üzerinde tahrifat yapılması durumunda TCK’da düzenlenen “resmi belgede sahtecilik” suçu oluşacaktır. Örneğin, keşide ettiği iddia edilen bir kambiyo senedi nedeniyle kendisine borç isnad edilen kişinin bu senet nedeniyle gerçekten borçlu sayılması için bu kişinin kambiyo senedini kendi el yazısı ile imzalamış olması gerekmektedir; o halde bir başka kişinin kendi el yazısı ile başkasının adını yazması ve imzasını atması/imzasını taklit etmesi halinde kambiyo senetlerinde tahrifat söz konusu olacaktır ve bu durumda resmi belgede sahtecilik suçu vücut bulacaktır.
Burada belirtmek gerekir ki, belirtilen türdeki belgelerin, resmi belge sayılabilmesi için, kanunda öngörülen usul ve şekil şartlarının bulunması zorunludur[5].
4. RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇUNUN CEZASI NEDİR?
4.1. Genel Olarak
Bir resmi belgeyi sahte olarak düzenleyen ve/veya gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte bir resmi belgeyi kullanan kişi, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmi bir belgeyi sahte olarak düzenleyen ya da gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren, gerçeğe aykırı olarak belge düzenleyen veya sahte resmi belgeyi kullanan kamu görevlisi 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
5. RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇU ŞİKAYETE TABİ MİDİR?
Resmi belgede sahtecilik suçu şikayete tabi suçlardan değildir[6]. Dolayısı ile suçun işlendiği hususu adli makamlara intikal etmesi ile birlikte yetkili makamlar tarafından soruşturma ve kovuşturması re’sen yapılır.
Resmi belgede sahtecilik suçu şikayete tabi olmadığından suçun soruşturulması için suçtan zarar görenim şikayetine ihtiyaç yok ise de resmi belgede sahtecilik suçunun işlendiği yönünde bir bilgi hasıl olduğunda etkili bir soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi bakımından en kısa sürede durumun adli makamlara bildirilmesi faydalı olacaktır. Aksi takdirde resmi belgelerdeki -veya resmi belge hükmündeki belgelerdeki- sahteciliğin önemli hak kayıplarına sebep olması muhtemeldir.
6. RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇUNUN MAĞDURU
Resmi belgede sahtecilik suçunda korunan hukuki yarar kamu güvenidir[7]. Bu anlamda resmi belgede sahtecilik suçu ceza hukuku anlamında “kamu güvenine karşı işlenen suçlar” kategorisinde yer almaktadır. Bu nedenle de resmi belgede sahtecilik suçu bir kişiye karşı işlense dahi anılan suç bakımından mağdur aslında toplumu oluşturan tüm bireylerdir. Zira resmi belgede sahtecilik suçunun işlenmesi toplumun yani kamunun bu belgelere duyduğu güveni azaltmaktadır[8].
Bahsedilen sebeplerle resmi belgede sahtecilik suçunun mağduru toplumu oluşturan tüm bireyler ise de, resmi belgede sahtecilik suçundan maddi veya manevi zarar gören kimseler ferden suçtan zarar gören sıfatı ile fail hakkında yürütülecek soruşturma ve kovuşturma süreçlerine katılım sağlayabilecektir[9]. Bu husus Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 23.01.2018 tarihli E. 2015/15-651 K.2018/22 sayılı kararında[10] da aynen şu şekilde ifade edilmiştir: “Belgede sahtecilik suçlarında korunan hukuki yarar kamu güveni olup, suçun geniş anlamda mağduru, toplumu oluşturan bireylerdir. Bununla birlikte belgede sahtecilik suçunun işlenmesiyle haksızlığa uğrayan gerçek ve tüzel kişilerin suçtan zarar görmeleri mümkün olduğundan, gerçek ve tüzel kişilerin yargılamaya katılmaları olanaklıdır.”
7. GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME
Resmi belgede sahtecilik suçunda görevli mahkeme kural olarak asliye ceza mahkemesidir.
Resmi belgede sahtecilik suçunun kamu görevlisi tarafından işlenmesi halinde ise görevli mahkeme ağır ceza mahkemesi olacaktır.
Resmi belgede sahtecilik suçunda yetkili mahkemesi suçun işlendiği yer mahkemesidir.
SONUÇ
Resmi belgede sahtecilik suçlarında, toplumun her kesiminin, gerçeği yansıttığına dair güven duygusu beslediği belgeler üzerinde kamunun yanılmasını sağlayacak şekilde bu güven duygusunun zedelenmesi suretiyle gerçekleştirilen fiiller cezalandırılmaktadır.
Bu suç ile toplumun duyduğu güvenin istismar ediliyor oluşu dikkate alınarak ilgili suç TCK’da kamu güvenine karşı işlenen suçlar bölümünde düzenlenmiş ve mağduru da toplumun her bir bireyi olarak belirlenmiştir.
TCK m.210’da sayılan belgeler üzerinde sahtecilik fiillerinin gerçekleştirilmesi halinde de resmi belgede sahtecilik suçu meydana gelecektir.
Resmi belgede sahtecilik suçu şikayete tabi bir suç tipi değildir.
İnceleme konumuz olan resmi belgede sahtecilik suçu açısından TCK’nın 204. maddesinde suçun faili yönünden bir ayrıma gidilmiştir. Böylece suçun bir kamu görevlisi tarafından işlenmesi hali bir sivil tarafından aynı suçun işlenmesi haline nazaran daha ağır yaptırıma tabi tutulmuştur.
Saygılarımızla
Forensis Hukuk Bürosu
Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için bir hukuk bürosuyla bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz.
[1] Gökmen, Mustafa Kemal, Resmi Belgede Sahtecilik Suçu, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Konya 2019, s. 43.
[2] Gökmen, Mustafa Kemal, “Belgede Sahtecilik Suçlarında Genel Kavramlar Ve Manevi Unsur”, Ankara Barosu Dergisi, 2019/1, s. 469.
[3] Gökcan, s. 121.
[4] Aynı yönde bkz. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 9.5.2019 tarihli E. 2019/11-196 K. 2019/392 sayılı kararı (Kazancı, Erişim Tarihi: 04.05.2020).
[5] Gökcan, Hasan Tahsin, “Resmi Belgede Sahtecilik Suçu (TCK m. 204)”, Ankara Barosu Dergisi, Sayı 3, Yaz 2009, s. 102.
[6] Polat, Halil, 5237 Sayılı TCK ‘da Yer Alıp Uygulamada En Çok Karşılaşılan Suçlar, Ankara 2010, s. 747.
[7] Gündüz, Remzi, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ile 213 Sayılı Vergi Usul Kanununda Belgelerde ve Faturalarda Sahtecilik Suçları, Ankara 2013, s. 19.
[8] Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 6.3.2007 tarihli E. 2006/5-276 K. 2007/55 sayılı kararında bu husus "…Evrakta sahtecilik suçlarının hukuki konusu kamu güvenidir. Belgelerin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi, gerçek bir belgeye ekleme yapılması, tamamen veya kısmen değiştirilmesi eylemlerinin kamu güvenini sarstığı kabul edilerek suç sayılmıştır…" şeklinde ifade edilmiştir (Kazancı, Erişim Tarihi: 04.05.2020).
[9] Gökcan, s. 95.
[10] Kazancı, Erişim Tarihi: 04.05.2020.