TİCARİ İŞLEMLERDE TAŞINIR REHNİ YÖNETMELİKLERİNDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER HAKKINDA
- HUKUK BÜLTENİ -
BÜLTEN NO: 18/05/22
I. GENEL AÇIKLAMALAR
22.05.2018 tarihli 30428 sayılı Resmi Gazete’de, 6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’na (“TİTRK”) dayanılarak çıkarılan üç yönetmelikte değişiklik yapılmıştır.
II. YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Rehinli Taşınır Sicili Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile şu değişiklikler yapılmıştır.
“Kanuna göre Sicili incelemekle yükümlü olmaması veya Kanunun 3 üncü maddesinde sayılan rehin sözleşmesi taraf ehliyetine sahip olamaması sebepleriyle bir taşınırın rehinli olduğunu bilmeyen veya bilmesi gerekmeyen iyi niyetli üçüncü kişinin iyi niyeti korunur.”
Böylece sicilin üçüncü kişilerin iyi niyetini kaldırıcı etkisine bir istisna getirilmiş olmaktadır. Oysa TİTRK m. 9/I’e göre “Rehin hakkı, rehin sözleşmesinin Sicile tescil edilmesiyle üçüncü kişilere karşı hüküm ifade eder.” İkincil mevzuat ile Kanun’da izin verilmeyen bir alanda üçüncü kişilerin iyi niyetine etki eden bir düzenlemenin yapılması yerinde olmamıştır.
“(3) Alacağın son bulması halinde, rehin sözleşmesinin terkin talebi kural olarak alacağın son bulduğu tarihten itibaren yabancı hukuka tabi rehin alacaklısı tarafından otuz, Türk hukukuna tabi rehin alacaklısı tarafından on beş işgünü içinde rehin alacaklısı tarafından yapılır.”
Ticari İşlemlerde Rehin Hakkının Kurulması ve Temerrüt Sonrası Hakların Kullanılması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile şu değişiklikler yapılmıştır:
“(2) Rehin konusu taşınır varlığın ayırt edici özellikleri yoksa genel olarak belirlenmesine yarayan nitelikleri rehin sözleşmesinde yer alır.”
“ö) Benzeri her türlü taşınır varlık ve hak.”
“(3) Bir malvarlığı grubunun tamamının genel tanımlama yapılması suretiyle rehnedilmesi halinde rehnin kuruluşu anında malvarlığı grubunda bulunan bütün taşınır varlıklar rehnedilmiş sayılır.”
“MADDE 13 – (1) Rehin, mevcut veya müstakbel taşınır varlıklarının getirileri üzerinde kurulabilir.”
“Rehnin kapsamı
MADDE 15 – (1) Rehnin kapsamına taşınır varlığın gelecekteki her türlü faiz, sigorta gibi hukuki getirileri ile doğal ürün ve ikamesi mallar, taşınır varlık ile birlikte doğrudan girer.
(2) Rehinli taşınır varlığın sigortalanması halinde rehinli alacaklının hakkı, sigorta tazminatı üzerinde de devam eder. Bu halde, sigortanın hüküm ve sonuçlarına ilişkin 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1456 ncı maddesi hükmü kıyasen uygulanır.
(3) Bir üretim sürecinde kullanılan taşınırın rehnedilmesi halinde rehin, üretimin her aşamasında veya üretimin sonunda rehinli taşınırın yerini alan alacak üzerinde aynı oranda ve sırada kendiliğinden tesis edilmiş sayılır.
(4) Rehinli taşınır varlıkların ikamesi başka bir işleme gerek kalmaksızın rehin kapsamına dâhildir.”
“(3) Birinci ve ikinci fıkra hükümlerindeki seçimlik yetkiler genel hükümler çerçevesinde takip yapılmasına engel değildir.”
Ticari İşlemlerde Taşınır Varlıkların Değer Tespiti Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile şu değişiklikler yapılmıştır.
Saygılarımızla
Forensis Hukuk Bürosu
Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için Büromuzla bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz.
Bülteni PDF olarak indirmek için tıklayın...