YASAL DANIŞMANLIK (TMK M. 429)

Kanunda sayılı durumlarda, kişilerin fiil ehliyetleri tamamen kısıtlanmamakla birlikte, bir takım işlemleri yapma yetkileri, bu işlemleri yaparken görüşü alınmak üzere "yasal danışman" atanmak suretiyle sınırlandırılır. Buna göre, kişi fiil ehliyetine sahip olduğu halde, kişinin sırf çıkarları bakımından gerekli görüldüğü için yasal danışman tayin edilebilmektedir. Yasal danışmanlık mahiyeti itibariyle vesayetle ilgili bir kurum olmakla beraber kanunda vesayet organları arasında sayılmamıştır. Aşağıda ’yasal danışmanlık’ müessesesi ele alınacaktır.

YASAL DANIŞMANLIK (TMK M. 429)

HAKKINDA

-HUKUK BÜLTENİ-

                                               BÜLTEN TARİHİ: 17/05/2021

I) GİRİŞ

            Kanunda sayılı durumlarda, kişilerin fiil ehliyetleri tamamen kısıtlanmamakla birlikte, bir takım işlemleri yapma yetkileri, bu işlemleri yaparken görüşü alınmak üzere “yasal danışman” atanmak suretiyle sınırlandırılır.

            Buna göre, kişi fiil ehliyetine sahip olduğu halde, kişinin sırf çıkarları bakımından gerekli görüldüğü için yasal danışman tayin edilebilmektedir.

            Yasal danışmanlık mahiyeti itibariyle vesayetle ilgili bir kurum olmakla beraber kanunda vesayet organları arasında sayılmamıştır.

            Aşağıda 'yasal danışmanlık' müessesesi ele alınacaktır.

II) YASAL DANIŞMAN ATANMASINI GEREKTİREN HALLER VE YASAL DANIŞMANIN GÖRÜŞÜNÜN ALINMASINI GEREKTİREN İŞLER

            'Kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla birlikte' korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin bir kişiye aşağıdaki işlerde görüşü alınmak üzere bir yasal danışman atanır:

            1) Dava açma ve sulh olma,

            2) Taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir ayni hak kurulması,

            3) Kıymetli evrakın alımı, satımı ve rehnedilmesi,

            4) Olağan yönetim sınırları dışında kalan yapı işleri,

            5) Ödünç verme ve alma,

            6) Anaparayı alma,

            7) Bağışlama,

            8) Kambiyo taahhüdü altına girme,

            9) Kefil olma.

            Kendisine 'yasal danışman' atanan ergin kişinin fiil ehliyeti yukarıda sayılan işlemler bakımından sınırlandırılmıştır; zira bu kişi söz konusu işlemleri yapmadan önce yasal danışmanın görüşünü almak zorundadır, yasal danışmanın olumlu görüşünü almadan yaptığı hukuki işlemler tek taraflı bağlamazlık yaptırımına tabi olacaktır.

            Bu hususta Türk Medeni Kanunu'nun ("TMK") 'Yasal danışmanlık' madde başlıklı 429. maddesi aynen:

            "Kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin bir kişiye aşağıdaki işlerde görüşü alınmak üzere bir yasal danışman atanır:

            1. Dava açma ve sulh olma,

            2. Taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir aynî hak kurulması,

            3. Kıymetli evrakın alımı, satımı ve rehnedilmesi,

            4. Olağan yönetim sınırları dışında kalan yapı işleri,

            5. Ödünç verme ve alma,

            6. Ana parayı alma,

            7. Bağışlama,

            8. Kambiyo taahhüdü altına girme,

            9. Kefil olma.

            Aynı koşullar altında bir kimsenin malvarlığını yönetme yetkisi, gelirlerinde dilediği gibi tasarruf hakkı saklı kalmak üzere kaldırılabilir."

III) YASAL DANIŞMAN ATANMASI

            Yasal danışmanlık mahiyeti itibariyle vesayetle ilintili bir kurum olmakla beraber, kanunda vesayet organları arasında sayılmamıştır. Ancak yine de yasal danışmanlığa ilişkin uyuşmazlıklarda kıyasen vasilik müessesesine ilişkin hükümler uygulanacaktır[1].

            TMK m. 431/I hükmü de aynen: "Vasinin atanması usulüne ilişkin kurallar, kayyım ve yasal danışmanın atanmasında da uygulanır."

            Vasinin atanmasında yetkili ve görevli vesayet makamı, vesayet altına alınacak kişinin yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesidir. Öyleyse TMK m. 431/I göndermesi nedeniyle, yasal danışmanın atanmasında da yetkili ve görevli vesayet makamının, kişinin yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesi olduğunu belirtmek gerekir.

IV) YASAL DANIŞMANIN SORUMLULUĞU

            'Vasinin Sorumluluğu' madde başlıklı TMK m. 467 hükmü:

            "Vasi, görevini yerine getirirken kusurlu davranışıyla vesayet altındaki kişiye verdiği zarardan sorumludur.

            Kayyım ve yasal danışmanlar hakkında da aynı hüküm uygulanır."

            Vesayet organları ve vesayet işleriyle görevlendirilmiş olan diğer kişiler, bu görevlerini yerine getirirlerken iyi bir yönetimin gerektirdiği özeni göstermekle yükümlüdürler. Yani yasal danışman da, görevini yerine getirirken son derece özenli davranmakla yükümlüdür. Ayrıca yasal danışman görevini yerine getirirken kusurlu davranışıyla kendisine yasal danışman atanan kişiye verdiği zarardan sorumlu olacaktır. Bu sebeple de yasal danışmana karşı, kusurlu davranışı nedeniyle 'yasal danışmanın sorumluluğu davası' açılabilecektir.

V) İLAN

            TMK m. 431/II: "Kayyım veya yasal danışman atanmasına ilişkin karar, ancak vesayet makamının gerekli görmesi halinde ilan olunur."

            TMK m. 473: "Kısıtlama ilân edilmişse, kaldırılması da ilan olunur. Fiil ehliyetinin yeniden kazanılması, ilânın yapılmasına bağlı değildir."

VI) YASAL DANIŞMANIN GÖREVİNİN SON BULMASI

            TMK m. 477/III hükmü gereğince "Yasal danışmanlık, vesayetin kaldırılmasına ilişkin hükümler uyarınca vesayet makamının kararıyla sona erer."

            Anılan madde sebebiyle TMK'nın vesayetin kaldırılmasına ilişkin m. 472 ve devamı maddelerini incelemek gerekmektedir. Buna göre;

            'Akıl hastalığı veya akıl zayıflığında' madde başlıklı TMK m. 474:

            "Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı yüzünden kısıtlanmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılmasına, ancak kısıtlama sebebinin ortadan kalkmış olduğunun resmî sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi hâlinde karar verilebilir."

            'Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetimde' madde başlıklı TMK m. 475:

            "Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kısıtlanmış olan kişinin vesayetin kaldırılmasını isteyebilmesi, en az bir yıldan beri vesayet altına alınmasını gerektiren sebeple ilgili olarak bir şikayete meydan vermemiş olmasına bağlıdır."

            'İstek üzerine kısıtlamada' madde başlıklı TMK m. 476:

            "Kendi isteğiyle kısıtlanmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılması, kısıtlamayı gerektiren sebebin ortadan kalkmasına bağlıdır."

            Diğer kısıtlılarda vesayetin kaldırılmasını düzenleyen TMK m. 472:

            "Diğer kısıtlılar üzerindeki vesayet, yetkili vesayet makamının kararıyla sona erer.

            Vesayeti gerektiren sebebin ortadan kalkması üzerine vesayet makamı vesayetin sona ermesine karar verir.

            Kısıtlı ve ilgililerden her biri, vesayetin kaldırılması isteminde bulunabilir."

VII) SONUÇ

            Kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla birlikte korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin bir kişiye TMK m. 429'da sayılan işlerde görüşü alınmak üzere bir yasal danışman atanır.

            Vasinin atanması usulüne ilişkin kurallar yasal danışmanın atanmasında da uygulanır.

            Yasal danışman görevlerini yerine getirirken iyi bir yönetimin gerektirdiği özeni göstermekle yükümlüdürler. Yasal danışman görevini yerine getirirken kusurlu davranışıyla kendisine yasal danışman atanan kişiye verdiği zararlardan sorumlu olacaktır.

            Yasal danışmanlık, vesayetin kaldırılmasına ilişkin hükümler uyarınca vesayet makamının kararıyla sona erer.

Saygılarımızla

Forensis Hukuk Bürosu

Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için bir hukuk bürosuyla bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz.


[1] 'Vasilik' müessesesine ilişkin detaylı bilgiye 10/05/2021 tarihli hukuk bültenimizden ulaşabilirsiniz.